24 Mart 2008 Pazartesi

Kaç cins balık vardır?

En fazla 20.000 olarak tahmin edilmektedir.

Balıklar uyur mu?

Bu sorunun cevabı uyku halinin tanımlanmasına bağlıdır. Uyumak fiilinin sözlük tanımı şöyledir; dinlediğimiz bir dönem; bu dönem gözlerimiz kapalı olup, düşünce ve hareketlerin hemen hemen olmadığı bir durumdur. Farkedeceğimiz ilk şey balıkların göz kapaklarının olmamasıdır (köpek balıkları haricinde). Ayrıca, bazı okyanus balıkları sürekli hareket halinde olurlarken bazıları ise hareketsizdir. Bu durumlardan dolayı tüm balıkların bizim gibi uyduğunu söyleyemeyiz. Fakat tüm balıkların dinlendiği kesindir. Bunu yaparlarken bazıları sadece bulundukları yerde dururlar, bazıları da örneğin merceklerin üstünde kendilerine yer bularak dinlenirler. Tehlikeye karşı tetikte olmalarına rağmen uyuduklarını söyleyebiliriz.

Balıkların ömrü ne kadardır?

Birkaç haftadan, 50 seneden fazla yaşanlara kadar değişkendir. Ilık sularda balıklar genelde 10 ile 20 sene arasında yaşarlar.

Balıklarıın yaşı nasıl anlaşılır?

Genelde iki yöntem kullanılır; pullarındaki oluşan "halka"lardan bir de iç kulaklarındaki küçük kemiklerde oluşan halka şekillerinden. Genelde her bir çift halka (hem pullarda hem de iç kulakta) bir sene anlamına gelmektedir.

Balıklar nefes alır mı?

Evet, ama bizlerde olduğu gibi direkt olarak ciğerlere değil (bazı tropik balıklar haricinde). Esasında balıklar oksijeni içlerine çekerler havayı değil.

Balıklar geri geri yüzebilirler mi?

Bazı cinsler yüzer ama genelde balıklar geri geri yüzmezler. Yüzebilen türdeki balıklar ise genelde yılan balıkları cinsinden olanlardır.

Tüm balıklar yatay pozisyonda mı yüzerler?

Çoğu yatay pozisyonda yüzer. Denizatı istisnalardan biridir.

Balıklar yiyeceklerini çiğnerler mi?

İnsanların çiğnediği anlamda değil. Et yiyen balıklar, köpek balıkları gibi, dişlerini parçaları yutabilecek hale getirmek için kullanırlar. Et yemeyen türdeki balıkların çenelerinde diş yoktur. Boğazlarında dişe benzeyen organlar vardır. Eğer balıklar yiyeceklerini çiğnemeye kalkmış olsalar boğulurlar, çünkü bu oksijen almalarını etkiler.

Balıklar renkleri farkedebilirler mi?

Çoğu balık cinsi renk körüdür.

23 Mart 2008 Pazar

17 Mart 2008 Pazartesi

Kaç cins balık vardır?En fazla 20.000 olarak tahmin edilmektedir. Balıklar uyur mu?Bu sorunun cevabı uyku halinin tanımlanmasına bağlıdır. Uyumak fiilinin sözlük tanımı şöyledir; dinlediğimiz bir dönem; bu dönem gözlerimiz kapalı olup, düşünce ve hareketlerin hemen hemen olmadığı bir durumdur. Farkedeceğimiz ilk şey balıkların göz kapaklarının olmamasıdır (köpek balıkları haricinde). Ayrıca, bazı okyanus balıkları sürekli hareket halinde olurlarken bazıları ise hareketsizdir. Bu durumlardan dolayı tüm balıkların bizim gibi uyduğunu söyleyemeyiz. Fakat tüm balıkların dinlendiği kesindir. Bunu yaparlarken bazıları sadece bulundukları yerde dururlar, bazıları da örneğin merceklerin üstünde kendilerine yer bularak dinlenirler. Tehlikeye karşı tetikte olmalarına rağmen uyuduklarını söyleyebiliriz. Balıkların ömrü ne kadardır?Birkaç haftadan, 50 seneden fazla yaşanlara kadar değişkendir. Ilık sularda balıklar genelde 10 ile 20 sene arasında yaşarlar.Balıklarıın yaşı nasıl anlaşılır?Genelde iki yöntem kullanılır; pullarındaki oluşan "halka"lardan bir de iç kulaklarındaki küçük kemiklerde oluşan halka şekillerinden. Genelde her bir çift halka (hem pullarda hem de iç kulakta) bir sene anlamına gelmektedir. Balıklar nefes alır mı?Evet, ama bizlerde olduğu gibi direkt olarak ciğerlere değil (bazı tropik balıklar haricinde). Esasında balıklar oksijeni içlerine çekerler havayı değil. Balıklar geri geri yüzebilirler mi?Bazı cinsler yüzer ama genelde balıklar geri geri yüzmezler. Yüzebilen türdeki balıklar ise genelde yılan balıkları cinsinden olanlardır. Tüm balıklar yatay pozisyonda mı yüzerler?Çoğu yatay pozisyonda yüzer. Denizatı istisnalardan biridir. Balıklar yiyeceklerini çiğnerler mi? İnsanların çiğnediği anlamda değil. Et yiyen balıklar, köpek balıkları gibi, dişlerini parçaları yutabilecek hale getirmek için kullanırlar. Et yemeyen türdeki balıkların çenelerinde diş yoktur. Boğazlarında dişe benzeyen organlar vardır. Eğer balıklar yiyeceklerini çiğnemeye kalkmış olsalar boğulurlar, çünkü bu oksijen almalarını etkiler. Balıklar renkleri farkedebilirler mi?Çoğu balık cinsi renk körüdür.










JaPON BALIKLARI






Çin kaynaklı olan japon balıkları bugün dünyanın dört bir yanında akvaryum ve havuzlarda beslenmekte ve üretilmektedir. Normal doğal türün renkleri yeşil ve gri karışımı iken bugün yapılmış olan çaprazlamalar ile bilinen 100'e yakın çeşidi vardır. Japon balıklarının beslendiği akvaryuların bol oksijenli ve zemini iri çakıllarla kaplı olmalıdır. Eşey ayrımı için çok farklı yöntemler önerilse de benim benimsediğim ve doğruluğunu test ettiğim yöntem anal yüzgecin anüse yakınlığı yöntemidir. Anal yüzgeç dişilerde anüse yapışık kadar yakın ve arada hiç boşluk yokken erkeklerde anüsten biraz açık durumdadır.(1-2 mm. gibi) Japon balıklarının üretimi için ise yine faklı yöntemler olsa da bugün en çok kullanılanı ve basiti suni dölleme yöntemidir. Bunun için dişi japon balığı ıslak bir mendil ya da bez içine alınarak avuca konulur. Önceden temiz su ile doldurulmuş küçük bir kap üzerinde Dişinin karnı kafadan kuyruğa doğru hafifçe bastırarak sıvazlanır. Bu hareket dişinin yumurtalarının su dolu kaba dökülmesini sağlar. Dişinin sağma işlemi bitince erkek japon balığıda aynı yöntem ile yumurtaların üzerine sağılır ve ucu keskin olmayan bir çubukla kap karıştırılarak spermlerin yumurtaları döllemesi sağlanır. Bu işlemde bittikten sonra temiz ve bol oksijen verilen üretim akvaryumuna bu yumurtalar alınır. 5-6 gün sonra yumurtalardan yavrular çıkar ve karınlarındaki yedek besinleri ile birkaç gün beslenirler. Yavrular rahat bir şekilde yüzmeye başladıklarında yedek besin depolarını tüketmişlerdir. Bu aşamadan sonra yavrular yavru yemleri ile beslenebilirler.






ÇÖPÇÜLER (CALLICHTHYIDAE)






Güney Amerika kökenli olan çöpçü balıkları hemen hemen her akvaryuma uyum sağlayabilen sürü balıklarıdır. Akvaryumda sayıları en az 5-6 olacak şekilde beslenmelidir. Sayıları az olduğu zaman genellikle hareketsiz, zaman zaman hareket eden bir tür gibi görülebilirler. Sürü halinde oldukları zaman ise hiç durmadan zemini karıştırıp dururlar. Ülkemizdeki yanlış kanının aksine bu türünde beslenmesine özen göstermek gerekir. Sadece dipte buldukları yem parçaları ve çöplerle beslenmeleri uygun değildir. Akvaryumunuzda yemleme yapacağınız zaman onlar içinde dip yemi atmaya özen göstermelisiniz. Eşey ayrımı oldukça basittir. Erkeğin üst yüzgeci dişiye göre daha sivridir. Ayrıca balığa tam üstten bakıldığında erkeklerin kafa bölgesi karın bölgesine göre daha büyük iken dişilerde bu durum tam tersidir.







KÖPEK BALIKLARI






Tayland kökenli olan köpekbalıkları ancak büyük akvaryumlarda sorunsuz olarak yaşatılabilecek bir türdür. Akvaryumunuza ilk koyduğunuz günlerde biraz ürkek olabileceği için diğer türlere zarar vermeyen bir balık olarak görülebilir ancak alışınca özellikle sahiplendiği bölgede akvaryumu diğer türler için zehir edecektir. Bunun için büyük akvaryumlarda bir köşede onun için bir kovuk oluşturmak ve kovuğun biraz uzağına yine taşlarla yada bitkilerle bir set yaparak ona bir bahçe oluşturmak faydalı olacaktır. Bu durumda balık bu bahçeyi sahiplenerek akvaryum içinde optimal bir bölge ile doğal olarak kısıtlanmış olacaktır. Zaten diğer türlerde bir süre sonra bu bahçeye uğramamayı öğreneceklerdir. Köpekbalıkları özellikle bitkisel beslenmeyi tercih ettikleri için akvaryumunuzda yosun sorunu olmayacaktır. Akvaryumunuza bu tür için özellikle kovukları civarına koyacağınız marul, salatalık gibi gıdalar hoşlarına gidecektir









YUNUS






Yunuslar, bilim adamlarını uzun süre şaşkınlığa düşürmüş olan çok büyük hızlarla yol alırlar. Yunus balıklarının bedenlerinin çevresinde kusursuz bir su akışı vardır. Bu akışın nedeni yunus balığının derisi üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda bulunmuştur. Yunus balığının derisi üç katmandan oluşur. Dıştaki katman incedir ve çok esnektir; içteki katman kalındır, katmana plastik kıllı bir fırça görünümü veren ve yine esnek olan çubuklardan oluşur. Katmanların üçüncüsü olan ortadaki katman ise, süngerimsi bir maddeden yapılmıştır. Böylece, son hızla yüzen yunus balığına değen sudan bir girdap oluşmaya başladığı zaman, dış deri, bu girdabın neden olduğu aşırı basıncı iç katmanlara iletir ve iç katmanlar bu aşırı basıncı söndürürler. Oluşan girdap, böylece büyümeye zaman bulamadan kaybolmuş olur.






KÖPEK BALIĞI






Köpekbalıkları kendi çevrelerindeki 30 metrelik bir alanın dışında göremezler ve koku alamazlar. Ama su içinde ses dalgalarını yayan en zayıf çırpıntıları dahi hemen algılayabilirler. Köpekbalıklarının vücutlarının iç kısımlarında uzanan mukozada, çok duyarlı olan sinir uçları bulunur. Bu sinir uçları algıladıkları dalgaları beyne iletir ve böylece balık ses kaynağına doğru yönelir. Köpekbalıklarının yüzme kesesinde ve solungaçlarında suyu dalgalandırarak oksijen taşınmasını sağlayan kapak da bulunmaz. Bu nedenle köpekbalıkları yaşamlarını sürdürebilmek için sürekli hareket etmek zorundadırlar.